29 Eyl 2022
2 dk okuma süresi
Şirketlerin ESG (Environmental, Social, and Governance - Çevresel, Sosyal ve Yönetişim) sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacak teknolojileri belirlemek için CIO’ların diğer yöneticilerle yakın bir işbirliği içinde çalışması gerekiyor. Teknolojinin kurumsal sürdürülebilirlik uygulamalarındaki önemi arttıkça, ESG performansını artırmada CIO’ların sorumluluğu da artıyor. Kapsamlı bir sürdürülebilir teknoloji stratejisi oluşturmak ve uygulamak, CIO’ların temel görevlerinden biri haline geliyor.
Accenture'ın son sürdürülebilir teknoloji anketine göre şirket yöneticilerinin tamamı, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için teknolojinin kritik bir rol üstlendiği konusunda hemfikir. Buna rağmen işletmelerin sadece %7'sinin teknolojilerini ve sürdürülebilirlik stratejilerini tam olarak birbirine entegre ettikleri görülüyor. Bu durumun nedeni olarak iş modelinde yaşanacak köklü bir değişimin, CIO’nun da rolünü değiştirecek olmasından kaynaklanan çekinceler olarak ortaya çıkıyor.
ESG hedeflerine ulaşmak ile teknoloji yatırımları doğrudan bağlantılı olmasına rağmen, CIO’ların neredeyse yarısı, yönetim ekibinin sürdürülebilirlik planları etrafında karar verme süreçlerine dahil edilmediğini söylüyor. Oysa şirketlerin ESG hedeflerine ulaşmak için atacağı her adımda CIO’ların da muhakkak yer alması gerekiyor.
Sürdürülebilirlik ölçütlerinin şirketler ve paydaşları için ne kadar önemli olduğu düşünüldüğünde, bazı kuruluşların anlamlı bir değişim yaratmak için teknolojik yenilikleri kabul etmelerinin neden bu kadar uzun sürdüğünü belirleyebilmek çok önemli. Aşağıda sıraladığımız üç konu, yaşanan gecikmelerin en önemli nedenleri olarak görülüyor.
· Yanlış algılar: Accenture'ın anketine katılan yöneticilerin %40'ı kendi hedeflerine uygun bir çözümün ya hiç olmadığını ya da mevcut çözümlerin yeteri kadar olgunlaşmadığını düşünüyor.
· Uygulama ile ilgili karmaşıklık ve zorluklar: Ankete katılan yöneticilerin %33'ü sunulan çözümlerin karmaşıklığından yakınıyor ve halen eski BT altyapılarını daha sürdürülebilir hale getirmek için efor sarf ettiklerini belirtiyor.
· Farkında olmamak: Sonuçlara baktığımızda ankete katılan yöneticilerin %20'sinin halen kullanmakta olduğu teknolojilerin sürdürülebilir olup olmadığının farkında olmadığı ortaya çıkıyor.
Basitçe söylemek gerekirse, çoğu kuruluşun sürdürülebilir bir teknoloji stratejisine ulaşmak için daha kat etmesi gereken uzun bir yol olduğu görülüyor.
Şirket yöneticileri, kullanmakta oldukları teknolojilerin çevresel bir soruna katkıda bulunmadan çözümler sunduğundan emin olmak için CIO’lara güvenmek zorunda. Bu nedenle CIO’ların organizasyonel değişimleri yürütürken proaktif olması gerekiyor. BT sektörünün iklim değişikliği üzerine olan etkisi son yıllarda giderek artıyor. 2007 yılında toplam karbondioksit salınımının sadece %1,5’luk kısmı teknoloji kaynaklı iken günümüzde bu oran %4’e kadar yaklaşmış durumda. 2040 yılına geldiğimizde ise %14’e kadar yükselme potansiyeli taşıyor. CIO’lar aşağıdaki üç konuya odaklanarak bu durumun düzeltilmesine katkı sağlayabilir;
· Net sıfır: Enerji tüketimini azaltabilecek yeşil yazılımları kullanmak.
· Güven: Gizliliği koruyan, adil, şeffaf, sağlam ve erişilebilir sistemler oluşturmak.
· Yönetişim: ESG hedeflerini teknolojinin odak noktası yapmak.
CIO'lar, bu hedeflerin iş süreçlerinin her alanında göz önünde bulundurulmasını sağlamak için ilk adım olarak kullandıkları teknolojileri sürdürülebilirlik merceğinden değerlendirmeye başlayabilirler. Ayrıca, sürdürülebilirlik hedefleriyle ilgili olarak organizasyon içinde daha fazla diyalog kurulmasını teşvik etmek için şirketteki diğer liderlerle iletişime geçebilirler.
Uygulamaya giden yol kapsamlı bir analiz ve proaktif bir yaklaşım gerektirse de sürdürülebilir teknolojiye geçişin CIO’lara pek çok faydası var. Accenture’ın anketine göre sürdürülebilir teknolojilere geçiş yapan şirketlerin %48'i gelirlerinde artış gördüklerini, %49'u iş inovasyonunda belirgin bir gelişme yaşandığını ve %53'ü de bu değişiklikleri ESG hedeflerini karşılamak için kullandıklarını belirtiyor.
Bir şirketin sürdürülebilirlik DNA'sının çok önemli bir bileşeni olan CIO’lar, organizasyonun tüm süreçlerine etki ederek, dahili operasyonların başarısından çok daha büyük hedeflere ulaşılmasını sağlayabilirler.
Bu yeni sorumluluklar biraz göz korkutucu olabilir ancak şirket yöneticilerinin ve yatırımcıların CIO'ları kuruluşun genel stratejisinde kilit karar vericiler olarak görmesi için de önemli bir fırsat olarak değerlendirilebilir.
İlgili Postlar
Bt Yöneticilerinin Uyması Gereken 3 Ilke
28 Eyl 2022
İkHibrit Çalışma Kültürü Nasıl Oluşturulur?
30 Kas 2022
İk