21 Eyl 2021
4 dk okuma süresi
Veriye dayalı pazarlamadaki artış, son yıllarda açıkça görülmektedir. Data-Driven Marketing ya da Veriye Dayalı Pazarlama ise optimum ve hedefli medya satın alma ve yaratıcı mesajlaşma için müşteri bilgilerini kullanma stratejisidir. Dijital reklamcılıkta meydana gelen en dönüşümsel değişikliklerden biridir.
Günümüzde artan nitelik ve nicelikteki pazarlama verilerini, yaratıcı üretim ve otomasyon teknolojilerindeki büyüme izledi. Veriye dayalı karar verme, kim, ne zaman, nerede, hangi mesaj gibi soruların yanıtlarını almak ve bu yanıtları uygulanabilir kılmaktır.
Verilerin, genellikle otomatik veya yarı otomatik bir şekilde kullanımı ve etkinleştirilmesi, önemli ölçüde daha optimize edilmiş bir medya ve yaratıcı stratejiye olanak tanır. Ayrıca pazarlamacılar için kayda değer bir yatırım getirisi de sağlayabilir.
İnsanların düşünce ve davranışlarına, yön veren tercihleri vardır. Bu tercihlere hitap eden bir şirket, potansiyel müşterileri ödeme yapan müşterilere dönüştürebilir.
Örneğin, bir market, yeni müşteriler arayan ilanları tüm metropol alanına gönderir, ancak %1'den daha az yanıt alır. Hatta yapılan araştırmalara göre bunların %5'inden daha azı yeni müşteri oluyor. Veriye dayalı pazarlamanın bu sonuçları iyileştirebileceğine karar veren şirket, demografiyi inceler ve gelirin düşük olduğu bölgeyi keşfedip, uygun fiyat fikriyle orada pazarlama çalışması yapabilir.
Bu tarz yaklaşımın kullanılması, şirketlere müşterilerinin satın alma alışkanlıklarının anlık görüntüsünü verebilir. Bu anlayışla işletmeler, satış ve pazarlama stratejilerini bu müşterilere göre uyarlayabilirler. Veriye dayalı pazarlama veri kaynakları, yaş, gelir düzeyi, medeni durum, çocukların sayısı ve yaşları, doğum günleri ve diğer demografik bilgiler gibi temel kişisel bilgileri içerebilir.
Veriye Dayalı Pazarlama, pazarlamacıların neyin işe yarayıp neyin yaramadığını ve en etkili taktikleri içerecek şekilde pazarlama çabalarını nasıl optimize edeceklerini belirlemelerini sağlar. Bu nedenle süreç, daha hızlı karar vermeye ve müşterinin markadan ne istediğine dair daha iyi içgörülere olanak tanır.
Veriye dayalı pazarlamanın birkaç avantajı şu şekilde:
· Zaman ve Netlik: Ellerindeki muazzam veritabanıyla, pazarlamacılar kritik verileri hızla filtreleyebilir. Sonrasında harekete geçilecek en alakalı ve doğru bilgileri belirleyebilir.
· Segmentasyon: Veriye Dayalı Pazarlama, bu kişiselleştirilmiş mesajların doğru yere gitmesini sağlarken, hedef pazarın bölümlere ayrılmasına da yardımcı olabilir.
· Kişiselleştirme: Kişiselleştirilmiş pazarlama, markaların doğru hedef pazarlarla bağlantı kurmasına, daha kişisel ve anlamlı mesajlar iletmesine yardımcı olabilir. Bu, ilgili ürünleri veya hizmetleri müşterinin önüne koyarken daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamaya da yardımcı olur.
· Müşteri Deneyimi: Birçok pazarlamacı, hangi alanların iyileştirilmesi gerektiğine dair daha fazla bilgi sağlamak için kullanıcı geri bildirim formları veya müşteri anketleri aracılığıyla kullanıcı deneyimini geliştirmek için veriye dayalı pazarlamayı kullanır.
· Ürün Geliştirme: Veriye Dayalı Pazarlama, işletmelerin tüketicilerin gelecekteki ürünlerde ne görmek istediğini daha iyi anlamalarına yardımcı olurken, ürün hatası riskini de önemli ölçüde azaltabilir.
· Çok Kanallı: Büyük veriler, birden fazla kanala ulaşmak ya da reklamlar ve içerik pazarlama yoluyla doğru mesajı iletmek için kullanılabilir.
Veriye dayalı pazarlama söz konusu olduğunda bazı zorlukların olduğunu da bilmelisiniz. Bunlar arasında şunları sayabiliriz:
· Doğru Veriyi Bulma: Veriler her yerdedir ve sonsuz bir bilgi denizinde filtreleme yapmak çok zaman alabilir. Bu nedenle, veriye dayalı pazarlama için hangi verilerin en etkili veya yararlı olacağı konusunda bilinçli bir karar vermek önemlidir.
· Doğru Soruları Sormak: Veriye sahip olmak kolaydır. Verileri içgörülere dönüştürmek kolay değildir. Ayrıca, erişiminiz olan veriler hakkında doğru soruları sormanız gerekir. Sonuçta, yanlış soruları sormak, kaçınılmaz olarak alakasız cevaplara ve bir sürü zaman kaybına yol açacaktır.
· Büyük Veriyi Normalleştirme: İki müşterinin aynı olmadığını ve verilerin bir kişiden diğerine her zaman çok farklı olduğunu hatırlamak önemlidir. Normalleştirme, bu verileri iki veya daha fazla veri kümesine ayırabilir. Bu da çeşitli veri noktaları arasındaki ilişkileri tanımlayabilir.
· Verilerin Yorumlanması: Daha önce de belirtildiği gibi, bu bilgilerin etkili bir şekilde nasıl kullanılabileceğini bilmek için verileri anlamanız yeterlidir. Bu amaçla, ilgili bilgileri bulmak sürecin yalnızca ilk adımıdır.
· Gerçek Zamanlı Veri Toplama: Büyük verileri toplamak ve analiz etmek için doğru pazarlama araçlarına ve deneyimine ihtiyacınız olacak. İçgörü, veriye dayalı pazarlama için her şey denebilir. Bu içgörüye göre hareket etmek için de araçlar gereklidir.
· Verileri Bağlama: Tutarlı bir 'büyük resim' oluşturmak için verileri bağlayabilirseniz bu, stratejiden ne kadar başarı bekleyebileceğinizi belirlemenizi sağlayacaktır. Öte yandan, belirli veriler diğer veri noktalarına bağlanamıyorsa, bilgilerin alakasız olma ve strateji için faydalı olmama ihtimali yüksektir.
Kampanya yönetimi, her şeyi bir araya getirmek ve belirli bir pazarlama kampanyasının her yönünün başarı yolunda ilerlemesini sağlamak için gereklidir. Aynı zamanda, deneyim ve bilgi sadece bir yere kadar gidecek ve kampanyanın sorunsuz çalışmasını sağlamak için pazarlama araçları gerekecektir.
Başarılı bir veriye dayalı strateji için pazarlamacıların kampanya boyunca veri toplaması ve ilerlemeyi takip etmek için performans ölçümlerini kullanması gerekir. İlerlemeyi izlemek, pazarlamacıların neyin bu kadar iyi çalışıp çalışmayabileceğini bilmelerini sağlar. Bu aynı zamanda kullanıcı davranışıyla ilgili bilgi edinmede de yardımcı olur.
Eldeki bu bilgilerle, hedef kitleyi hassaslaştırmak ve kampanyayı olabildiğince verimli hale getirmek mümkündür. Sonuçta, yüksek performanslı içeriğin belirlenmesi, gelecekte ne tür içeriğin vurgulanması veya çoğaltılması gerektiğinin büyük bir göstergesidir.
Çevrimiçi kullanıcıların bu kadar çok seçeneğe erişebildiği bir zamanda, her sektörde rekabet şiddetlidir. Bu nedenle, hedef pazarın davranışlarını ve ihtiyaçlarını doğru bir şekilde anladığınızdan emin olurken, eğilimleri gerçekleştikçe belirlemek çok önemlidir. Bunu yapmak için kullanıcı analitiğinden yararlanmanız gerekir.
Google Analytics, bu analizleri değerlendirmek ve yeni fikirler, daha etkili stratejiler oluşturmak için istatistiklerinden yararlanılacaken güçlü pazarlama aracıdır. Bu açıdan, analitikten elde edilen içgörüler, pazarlamacıları gelecekteki eğilimlere daha iyi hazırlayabilir ve ileriye dönük daha iyi kararlar alınmasını sağlayabilir.
Raporların bir işletme üzerinde büyük etkileri olabilir. Basitçe söylemek gerekirse, büyük verilerden mantıklı bir çıktı üretmek, pazarlamacıların bilinçli kararlar vermesini ve güçlü pazarlama kampanyaları oluşturmasını sağlar.
Birçok işletme için bir kampanyayı idare etmek, ilerleme kaydetmenin en verimli yolu ve sıfırdan başlamaktan çok daha iyi bir seçenektir. Veri toplamak, kampanyalarınızı hassas bir şekilde idare etmenin en etkili yolu olabilir.
Kısaca başarılı Veriye Dayalı Pazarlama, ilgili verilere ince ayar yapmaktan ve müşterilere ulaşma açısından yaratıcı bir yaklaşım benimsemekten geçer. Pazarlamacıların gelecekteki eğilimleri tahmin etmek için tüketici davranışlarına giderek daha fazla bağımlı olduğu bir zamanda, bu başarılı bir kampanya için en doğru çözüm olabilir.
Birçok yönden, müşterilerin değişen beklentileri ve artan ihtiyaçları nedeniyle veriye dayalı pazarlamaya ihtiyaç duyulmaktadır. Fakat bu yaklaşımın birçok zorluğu ve karmaşıklığı da ele alınmalıdır. Ancak o zaman sağlam ve gerçekten etkili bir pazarlama stratejisi oluşturabilirsiniz.
İlgili Postlar