26 Ara 2022
3 dk okuma süresi
Dijitalleşme yolculuğuna çıkmış kuruluşlar için "yedekleme" kavramı, hemen her ölçekteki işletmenin gündeminde yer alıyor. En az BT kadar eski bir kavram olmasının yanında, BT çözümleri geliştikçe yeni duruma uyum sağlamak zorunda kalan yedekleme teknolojileri, güvenlik açıklarından doğacak riskleri minimuma indiriyor. İş dünyası için adeta hayati önem taşıyan kurumsal yedekleme çözümleri, doğru planlanmadığında istenilen etkinin çok uzağında kalıyor.
Bir işletme veya organizasyonun, önemli verilerini korumak için aldığı önlemleri ifade eden kurumsal yedekleme, genellikle bilgisayarlardaki verilerin her gün ya da farklı aralıklarla bir dış kaynağa aktarılması şeklinde uygulanır. Kurumsal yedekleme tüm verinin korunmasını sağlayacak şekilde planlanır ve yedekleme işlemi sürekli olarak tekrarlanır. Bu sayede herhangi bir verinin kaybolması durumunda yedeklere ulaşılarak kaybolan veri kolayca geri yüklenebilir.
Günümüzde yedekler, analiz edilecek iş verilerinin kaynağı ya da çok hızlı bir şekilde geri yüklenmesi gereken veri kümeleri olarak, fidye yazılımı kurtarma stratejisinin merkezinde bulunuyor. Kurumsal yedekleme, çoklu ve hibrit bulut operasyonlar, kapsayıcılar ve mikro hizmetler gibi iş hayatının bir parçası konumunda yer alıyor. Bu tür karmaşık uygulamalarda üretilen ve depolanan verileri korumak için kurumsal yedekleme çözümlerinin uyum sağlaması gerekiyor.
Son birkaç yılda fidye yazılımlarındaki artış, şirketleri tesis dışı yedekleme çözümlerini değerlendirmeye zorladı. Verilerin tesis dışında depolanması, yedekleme ile üretim sistemi arasında bir mesafe olduğu için verileri kötü amaçlı yazılımlara karşı korumanın yollarından biri olarak dikkat çekiyor.
Uygulamada etkili bir yöntem olsa da verileri bu biçimde yedeklemek yoğun çaba ve uzmanlık gerektiriyor. Tesis dışı bir kaynaktan veri çekmek, doğrudan bağlantıda olunan bir yedekleme sistemine nazaran çok daha yavaş çalışır. Ayrıca kötü amaçlı bir yazılımın bir şekilde yedekleme sistemlerine bulaşma riski her zaman vardır. Bu riskleri engellemek için değiştirilemez yedekler kullanmak gerekir. Bu tür sistemlerde verilerin değiştirilemez kopyaları sadece yerel olarak düzenlenebilir.
Değişmezlik çözümünün, kurumsal yedeklemenin yakın geleceğinde standart haline geleceği öngörülüyor. Zira fidye yazılımı saldırıları her geçen gün artıyor ve değişmezlik uygulaması, bu noktada nihai bir çözüm olarak öne çıkıyor. Siber saldırganlar, bir fidye yazılımı saldırısı gerçekleştirmek istediklerinde, ilgili sunucuya bir malware, yani kötü amaçlı yazılım yüklemek zorundalar. Değiştirilemez yedek çözümü, sunucuda en ufak bir değişikliğin bile yapılmasına izin vermediği için fidye yazılımı saldırılarını da geçersiz hale getirir.
Hibrit ve çoklu bulut desteği
Yedekleme araçlarının, önümüzdeki birkaç yıl içinde çoklu bulutu ve hibrit bulutu desteklemesi, standart halini alacak. Zira çoklu bulut ve hibrit bulut çözümleri uyumluluk ve pratiklik noktasında avantaj sağlıyor. Tedarikçiler, hizmet olarak depolama ve yedekleme pazarının büyümesini beklese de firmaların yine de yerel yedekleme hizmetlerini veya verilerin belirli bir coğrafyada kalmasını garanti eden hizmetleri isteyeceklerini tahmin ediyorlar. Ancak halen bir kısım verinin bulutta, yerel uygulamalar tarafından üretilmesi ve kaynağa yakın bir yerde yedeklenmesi gerekiyor.
Kurumsal yedekleme çözümlerinde en önemli eğilimin, yedeklemelerin herhangi bir kullanıcı müdahalesi ve hatta bilgisi olmadan çalışması olduğunu söylemek mümkün. Bu teknoloji kısmen, BT ekipleri üzerindeki iş yüklerini azaltmak ve insan hatasını en aza indirmek için tercih edilecek. Yedeklemeleri ve geri yüklemeleri hızlandırmak, sistemleri kazalara ve verilere yönelik kasıtlı saldırılara karşı daha dayanıklı hale getirmesi beklenen otonom yedekleme çözümleri, son kullanıcıya karşı şeffaf olma ve günlük işleri daha az kesintiye uğratma avantajı da sunacak.
Önümüzdeki on yılda kurumsal yedekleme çözümlerinin geleneksel periyodik yedekleme modelinden uzaklaşacağı öngörülüyor. "Sürekli yedekleme" yöntemi, pek çok uzman tarafından veri kayıplarını en aza indirecek yöntem olarak görülüyor. Ayrıca gelecekte veri miktarı bugünle kıyaslanamayacak kadar artacağından dolayı, ortaya çıkacak tablo insanların manuel olarak yönetemeyeceği kadar karmaşık bir hal alacak.
Kurumların her şeyi sonsuza kadar depolamaktan vazgeçmesi gerekiyor. Zira günbegün genişleyen veri kümesi, kurumsal yedekleme çözümlerinin işini her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Bu sebeple işletmeler yakın gelecekte, yedekleme ve esneklik noktasında önemli kararlar alarak hangi verilerin yedekleneceği, hangilerinin ne kadar saklanacağı gibi çeşitli kıstaslar geliştirilmek zorunda. Ancak bu sayede yedekleme ve kurtarma sistemleri üzerindeki yükün azalması ve uyumluluğun artması mümkün gözüküyor. Firmalar her zamankinden daha fazla veri topladıkça, böylesi bir disiplin iş süreçleri için hayati önem taşıyacaktır.
Gelecek 10 yılda şirketler için kurumsal yedekleme alanında önemli değişimler yaşanacak. Artan veri miktarı ve siber tehditler göz önüne alındığında, bu değişimler kaçınılmaz olacak. Şirketlerin, kurumsal yedekleme planlarını yaparken, bugünü iyi analiz etmesi ve çağın gerektirdiği çözümleri iş süreçlerine dahil etmesi gerekiyor. Çünkü yarının çözümleri, bugünün yedekleme teknolojilerinin üzerine inşa edilecek.
İlgili Postlar
Güçlü Şifre Nasıl Oluşturulur?
17 Eki 2022
Güvenlik