Uygulama geliştirmede yeni kıstas: Erişilebilirlik

Hem masaüstü hem de mobil uygulama geliştirmede erişilebilirlik önemli bir değerlendirme kriteri haline geliyor.

Koronavirüs krizi, her zamankinden daha fazla insanın dijital uygulamaları kullanmasına neden oldu. Salgın şartlarında sorunsuz operasyonlar yürütmek için kullanımı kolay ve basit olan engelsiz yazılımlar artık büyük ölçüde önem kazanıyor.

Salgın nedeniyle uygulanan kısıtlamalar ve uzaktan çalışma pratikleri, çalışanların görevlerini gerçekleştirmek için çevrimiçi ürün ve hizmetlere olan bağımlılıklarını artırdı. Genç kullanıcıların banka hesaplarına erişmesi, yiyecek ve diğer ürünleri satın alması veya sevdikleriyle platformlar veya uygulamalar aracılığıyla iletişim halinde kalması uzun zamandır normal karşılansa da toplumumuzun önemli bir kısmını oluşturan yaşça büyük kullanıcılar, günümüzde ilk kez dijital servisleri bu kadar yoğun kullanıyor.

Birçok ileri yaştaki kullanıcı için yeni ve yabancı oldukları bir dönem başlamış durumda. Onların yanı sıra, fiziksel ve duyusal engelli diğer birçok başka insan için dijital uygulamaların önündeki küçük engeller bile aşılamaz sorunlara dönüşebiliyor. Dolayısıyla, bunu değiştirmenin ve dijital deneyimleri sıfırdan herkes için erişilebilir hale getirmenin tam zamanı.

Geliştirme süreci erişilebilirlik öncelikli olmalı

Dijital bir ürünü uygun erişilebilir standartlara getirmek, birçok geliştirici tarafından hala karmaşık ve zorlu bir görev gibi görülüyor. Oysa yüksek erişilebilirlik için özellikle belirleyici öneme sahip iki husus vardır:

1. Konuyu geliştirme sürecinde olabildiğince erken düşünün

2. Hızlı geri bildirim almak için etkilenen kullanıcıları tüm geliştirme sürecine dahil edin

Geliştirme süreci başlamadan önce amaçlanan hedef grubun temsilcileriyle görüşmeler yapılabilir. Bazen ilk seferde doğru kullanıcıları bulmak zor olabilir, bu nedenle şirketler bazen bu adım için bir işe alım ajansını arayarak, doğru yaş grubundaki insanları ve doğru özelliklere sahip kişileri kesin olarak tanımlanmış parametrelere göre ayırır. Belirleme aşaması hem odak grupları hem de bireysel görüşmeler şeklinde birkaç turda tamamlanabilir. Ancak grubu belirlemek yeterli değildir; hedef gruptan geri bildirimler alan, kullanıcıların isteklerinin, gereksinimlerinin ve tercihlerinin anlanmasına ve işlenmesine yardımcı olan devam eden bir süreç yürütülmelidir.

Erişilebilirlik neden önemlidir?

Dijital uygulamalarla etkileşimde bulunurken insanları ciddi şekilde rahatsız edebilecek olası aksaklıklar çok çeşitli şekillerde karşımıza çıkar. Özellikle ileri yaştaki insanlar, gittikçe artan bir şekilde görme yetersizliğinden mustariptir; metin ve görüntüleri tanımada zorluk çekebilirler. Bununla birlikte, özellikle çok yüksek ve çok düşük frekanslarda işitme ve kısa süreli bellek bozuklukları gibi yaygın sorunlar, yazılımların tasarımında ve geliştirilmesinde hesaba katılmalıdır.

Bir hizmetin erişilebilirlik esaslarıyla tasarlandığını hayal edelim: Kullanıcının web sitesi veya uygulama içinde yönünü asla kaybetmemesini sağlamak için gezinme düğmeleri her zaman görünür haldedir. Bunu sağlarken, gezinme modüllerinin tüm arayüz boyunca tutarlı olmasına da dikkat etmelisiniz.

Erişilebilirlik modunda çalışan uygulamada bir hata meydana gelirse, kullanıcılara neyin yanlış gittiği ve hatanın nasıl düzeltilebileceği hakkında net bilgiler verilmelidir. İleri yaştaki web kullanıcıları genellikle hata mesajlarını okumakta veya anlamakta güçlük çekebilir. Bu nedenle, tüm hata mesajları basit olmalı ve sorunun ne olduğunu ve nasıl düzeltileceğini tam olarak belirtmelidir. Her hata mesajının açık bir metin mesajına, doğru yerleştirmeye ve iyi ve basit bir görsel tasarıma sahip olması, bu anlamda büyük önem taşır.

Daha iyi erişilebilirlik için...

Koronavirüs krizi, aslında her zaman büyük önem taşıyan erişilebilirlik konusu hakkında yeni bir farkındalık yarattı. Uygulamaların ve web sitelerinin herkes için eşit derecede erişilebilir olması ihtiyacı, artık giderek daha net hale geliyor. Bununla birlikte geliştirme ekipleri, bilinen risk alanlarını göz önünde bulundurursa ve geliştirme sürecinde sürekli kullanıcı geri bildirimlerini dikkate alırsa, daha iyi erişilebilirliğe sahip dijital çözümler için gereken önemli adımlar hızla atılabilir.