2024'ün teknoloji trendleri neler olacak?

Araştırma ve danışmanlık şirketi Gartner, işletmelerin önümüzdeki yıl için hazırlanmaları gereken en önemli stratejik teknoloji trendlerini açıkladı.

2024'ün teknoloji trendleri neler olacak?

24 Kas 2023

3 dk okuma süresi

Araştırma ve danışmanlık şirketi Gartner, işletmelerin önümüzdeki yıl için hazırlanmaları gereken en önemli stratejik teknoloji trendlerini açıkladı. Rapora göre kurumlar 2024 yılında yapay zeka ve akıllı uygulama geliştirme trendleriyle sıklıkla karşılaşacak. Özellikle yapay zeka alanındaki ilgi ve yatırımlar bu teknolojinin her geçen gün daha fazla alanda kullanılması ve dahil olduğu alanları dönüştürmesine yol açıyor. Gartner’ın analizine göre 2024 yılı için en önemli stratejik teknoloji trendlerini şunlar oluşturuyor:

Demokratikleştirilmiş üretken yapay zeka

Üretken yapay zeka API’lerini veya modellerini kullanmış olan şirketlerin oranı 2023’te %5’in altındayken bu oranın 2026’da %80’in üzerine çıkacağı öngörülüyor. Üretken yapay zeka uygulamaları iş odaklı kullanımda içsel ve harici bilgileri erişilebilir hale getirerek işletmelerde bilgi ve becerilerin demokratikleşmesini önemli ölçüde artırma potansiyeli vadediyor. Günümüzde üretken yapay zeka modellerine ve bu modelleri destekleyen teknolojilere erişim her geçen gün artıyor. ChatGPT gibi Büyük dil modelleri (LLM), kurumların çalışanlarını konuşma dilini kullanarak bilgiyle buluşturmalarını sağlıyor.

Yapay zeka güven, risk ve güvenlik yönetimi (AI TRiSM)

Yapay zeka güven, risk ve güvenlik yönetimi (AI TRiSM - AI Trust, Risk and Security Management) olarak adlandırılan yaklaşım, yapay zekaya erişimin demokratikleşmesiyle beraber öncelikli bir konu haline geliyor. 2026 yılına kadar AI TRiSM kontrollerini uygulayan işletmelerin, hatalı ve yasal olmayan bilginin %80'ini ortadan kaldırarak karar verme doğruluğunu artıracağı tahmin ediliyor.

Yapay zeka destekli geliştirme

Yapay zeka destekli geliştirme, yazılım mühendislerine uygulamaları tasarlama, kodlama ve test etme konusunda üretken yapay zeka ve makine öğrenimi gibi teknolojilerden yararlanılmasını ifade ediyor. Yapay zeka destekli yazılım mühendisliği, geliştiricilerin üretkenliğini artırıyor ve ekiplerin artan yazılım talebini karşılamasına yardımcı oluyor. Yapay zeka destekli geliştirme araçları yazılım mühendislerinin kod yazmaya daha az zaman harcamasına olanak tanıyarak uygulamaların tasarımı ve geliştirilmesi gibi daha stratejik faaliyetlere yönelmelerini sağlıyor.

Artırılmış bağlantılı iş gücü

Artırılmış bağlantılı iş gücü çalışanlardan elde edilen değeri optimize etmeye yönelik bir stratejiyi tanımlıyor. Yeteneği hızlandırma ve ölçeklendirme ihtiyacı, artırılmış bağlantılı iş gücü trendini yönlendiriyor. 

Artırılmış bağlantılı iş gücü çalışanların deneyimini, refahını ve kendi becerilerini geliştirme yeteneğini desteklemeyi amaçlıyor. Böylelikle işletmeler çalışanlarının daha iyi performans göstermelerini sağlayarak iş süreçlerini optimize ediyor. Analizlere göre 2027 yılına kadar CIO'ların %25'inin kilit roller için yetkinliğe ulaşma süresini %50 azaltmak amacıyla artırılmış bağlantılı iş gücü girişimlerine yöneleceği tahmin ediliyor.

Tehdit yönetimi

Siber güvenlik alanında işletmeleri korumak ve tehdit kalıplarını tespit etmek için yapay zekadan yararlanılıyor. Yapılan analizlere göre yapay zekanın güvenlik süreçlerine dahil olması ihlallerin üç kat azalmasını sağlıyor.

Tehdit yönetimi bir işletmenin dijital veya fiziksel varlıklarının erişilebilirliğini, açığa çıkmasını ve kullanılabilirliğini sürekli ve tutarlı bir şekilde değerlendirmesine olanak tanıyan pragmatik ve sistematik bir yaklaşımı ifade ediyor. 

Makine müşteriler

Customer ve robot kelimelerinin birleşimiyle ortaya çıkan Custobot terimiyle de ifade edilen makine müşteriler (IoT cihazları), mal ve hizmet satın alabilen insan olmayan ekonomik aktörler olarak tanımlanıyor. 2028 yılına gelindiğinde müşteri gibi davranma potansiyeline sahip 15 milyar bağlantılı cihaz bulunacağı ve gelecek yıllarda bunlara milyarlarcasının ekleneceği tahmin ediliyor. 2030 yılına kadar trilyonlarca dolarlık gelir kaynağı yaratma potansiyeli bulunan makine müşterilerin e-ticareti yeni bir seviyeye taşıyacağı öngörülüyor. 

Sürdürülebilir teknoloji

Yapay zeka, kripto para, Nesnelerin İnterneti ve bulut bilişim gibi teknolojilerin artan kullanımıyla enerji tüketimi ve çevresel etkiler konusundaki endişeler artıyor. Bu nedenle gelecekte BT'nin daha verimli ve sürdürülebilir hale gelmesini sağlamak kritik önem taşıyor. Çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) uygulamalarını desteklemek amacıyla geliştirilmiş dijital çözümleri ifade eden sürdürülebilir teknoloji, uzun vadeli ekolojik dengenin sürdürülmesine katkıda bulunuyor. 

Endüstriyel bulut platformları (ICP)

İş girişimlerini hızlandırmak için endüstriyel bulut platformlarını kullanan işletmelerin oranı 2023 yılında %15’ten azken bu oranın 2027 yılında %70’in üzerine çıkması bekleniyor. Endüstriyel bulut platformları temelde SaaS, PaaS ve IaaS hizmetlerini bir araya getiriyor. Böylece işletmelere sektörle ilgili gereksinimlerini karşılama imkanı sağlıyor.

İlgili Postlar

Uretken-yapay-zeka-dijital-donusumu-nasil-etkiliyor

Üretken yapay zekâ günümüzde dijital dönüşümü nasıl etkiliyor?

30 Eki 2024

Dijital Dönüşüm
Başarı Hikayeleri
Teknik Destek ‍
444 5INV
444 5 468 ‍
info@innova.com.tr