Kodsuz yazılım geliştirme hakkında doğru bilinen yanlışlar
30 Oca 2023
3 dk okuma süresi
Popülerliği her yıl artan kodsuz yazılım geliştirme teknolojisinde, sıfırdan bir uygulama oluşturmak için satırlarca kod yazmayı gereksiz kılan araçlar kullanılır. Kodsuz yazılım geliştirme araçları, farklı uzmanlık düzeylerine sahip geliştiricilerin geleneksel kodlama yaklaşımını kullanmadan, web ya da mobil uygulamalar oluşturmasını sağlamak için tasarlanmış platformlar olarak tanımlanır. Kodsuz platformlar, geliştiriciler tarafından önceden oluşturulmuş ve test edilmiş modülleri, arayüz öğelerini ve mantıksal blokları, kullanıcıların sürükle bırak gibi basit yöntemlerle kullanabilmesine olanak tanır.
Gartner'a göre 2025 yılında kurumların geliştirdiği uygulamaların %70'i, düşük kodlu ya da kodsuz teknolojiler kullanılarak oluşturulacak. İşletmeler kodsuz araçlar ile daha az bilgiyle daha fazla içerik üretme fırsatı elde ediyor. Yine de bu kodsuz araçların geliştiricilerin yerini alacağı anlamına gelmiyor. Uzmanlara göre operasyon ekiplerinin elindeki kodsuz teknoloji, yazılım geliştiricilerin yerini almayacak; sadece basit işleri düzene sokma yeteneklerini artıracak.
Kodsuz teknolojinin savunucuları ile sıfırdan yazılım çözümleri oluşturan geliştiriciler arasındaki fark, işletmelerin kodsuz araçları tam ikame olarak kullanmaya çalıştıklarında kendini gösteriyor. Çünkü kodsuz teknoloji, teknik olmayan personele, işlerini daha verimli ve çevik bir biçimde tamamlayabilmesi için teknolojiyi daha iyi kullanma yeteneği veriyor. İnsan gücünü desteklemek için geliştirilen kodsuz teknoloji, geliştiricilerin ve BT ekiplerinin üzerindeki yükün belli bir miktarının azalmasını sağlıyor.
Kodlayıcı olmayanlara, dahili sistemlere ve veri kaynaklarına erişim hakkı vermenin doğruluğu ciddi bir tartışma konusudur. BT departmanlarında, dahili sistemlere ve veri kaynaklarına erişimi, ister istemez her türden çalışanı kapsayacak şekilde genişletme konusunda ciddi bir endişe bulunuyor. Zira kodlayıcı olmayanların kendi başlarına çözüm üretmelerine izin verme fikri her zaman iyi sonuç vermeyebiliyor.
BT yöneticilerinin, sistemleri güvenli tutmak adına tüm izinleri kontrol etmesi gerekiyor. Örneğin, belirli kodsuz platformlarda, çalışanların kodsuz çözümler oluştururken hangi sistemlere ve veri kaynaklarına erişebileceği önceden sınırlanabiliyor. Böylece potansiyel bir güvenlik tehlikesinin de önüne geçilebiliyor.
Kodsuzluğa karşı yöneltilen bir başka iddia da doğrudan müşteriye yönelik uygulamalar veya ürünler geliştirmek için yeterince güçlü olmadığıdır. Gerçekten de kodsuz teknoloji, harici çözümler oluşturmak için yeterli değildir. Aksine kodsuz araçlar, şirketlerdeki daha fazla kişinin, teknolojiden yardım alarak ortaya yaratıcı sonuçlar çıkarabilmeleri hedefiyle geliştirilmiştir. İnsanların ihtiyaçlara yönelik geliştirmeler yapması için arayüz sağlayan kodsuz teknoloji, ekiplerin hızla çözümler geliştirmesine, bunları özelleştirmesine, test etmesine ve değişiklikler yapmasına yardımcı olarak, zaman içinde yinelemeli iyileştirmeler sağlayabilir. Yaratıcılığı teşvik eden kodsuz araçlar, uzun, pahalı ve hantal geliştirme döngülerini ortadan kaldırılabilir. Günümüzde her kuruluşun çevik olması gerekir ve kodsuz teknoloji, çevikliği geliştirmenin etkili bir yoludur.
Kodsuz yazılım çözümlerine yönelik en sık yöneltilen eleştirilerden biri, teknik borç noktası etrafında dönüyor. Geliştirme ekipleri mükemmellikten çok hıza öncelik verdiğinde ortaya çıkan teknik borç, yeniden yazılması veya üzerinde yeniden çalışılması gereken kodları belirtiyor. Ayrıca teknik borç, kusurlu, yoğun emek harcanması gereken, gelişigüzel bir biçimde hazırlanmış bir süreç ya da sistemden çalışanları kurtarmak için, beraberinde zaman ve para (yeni teknoloji, BT desteği vb.) maliyeti de (operasyonel borç) getiriyor.
Kodsuz teknolojinin teknik ve operasyonel borç yaratacağı konusundaki endişeler son derece gerçekçidir. Ancak kodsuz yazılım doğru şekilde uygulandığında, söz konusu endişelerin önemli bir bölümü sorun olmaktan çıkacaktır. Kurumlar dahili yazılım geliştirme ekiplerini değiştirmeye çalışmak yerine onları daha çok desteklemelidir. Bu sayede kodsuz yazılım maksimum verimliliğe ulaşır.
Teknik borcu yönetmek, riskleri dengelemek ve sağlam kararlar almakla ilgilidir. Ortaya çıkan endişeleri, kapsamlı bir maliyet/fayda analizi yaparak çözmek mümkündür. Ayrıca iş süreçlerine dahil etmek istenen araçlar hakkında detaylı bir çalışma yapılırsa, eksik özellikler ve işe yaramayacak şablonlar tespit edilebilir. Böylece karar vericiler farklı bir çözüm arama seçeneğine yönelebilirler.
Kurumlar bazen oyunun kurallarını değiştirme potansiyeline sahip bir yeniliği mevcut süreç gayet iyi ilerlediği için göz ardı edebilirler. Bugünün dünyası hızlı karar almayı ve harekete geçmeyi gerektiriyor. Daha az kaynakla daha fazlasını yapmak ve daha çevik bir şekilde çalışmak için şirketlerin ekiplerini güçlendirmeleri gerekiyor. Rekabette geride kalmamak için işletmelerin daha yenilikçi, verimli ve uyarlanabilir olma becerisine yatırım yapmaları kritik önem taşıyor. Hız ve çevikliğin son derece önemli olduğu bu zamanda, kodsuz teknoloji muazzam sonuçlara yol açabilir ancak karar vericilerin buna izin vermesi gerekir.
İlgili Postlar
Bulut maliyet yönetimi nedir?
31 Eki 2024
Dijital DönüşümYapay zeka şeffaflığı nedir?
28 Eki 2024
Dijital DönüşümStratejik inovasyon nedir?
25 Eki 2024
Dijital Dönüşüm