IoT sistemlerindeki en önemli 6 zorluk

iot-sistemlerindeki-en-onemli-6-zorluk

7 Ara 2022

4 dk okuma süresi

IoT teknolojisinin kullanımı son birkaç yıldır katlanarak büyümeye devam ediyor. IoT cihazlarının sayısının 2025 yılına kadar 75 milyar gibi şaşırtıcı bir rakama ulaşacağı tahmin ediliyor. Ayrıca 2023 yılı itibariyle IoT'ye yönelik küresel harcamaların 1,1 trilyon dolara ulaşacağı öngörülüyor. IoT'ye yapılan harcamalar ve IoT'nin sektörler arasında kullanımı yıldan yıla artmaya devam ederken, IoT'nin yaygın olarak benimsenmesini engelleyen çeşitli zorluklar da bulunuyor. Bu yazımızda, IoT uygulamalarında karşılaşılan zorlukları ve bunların en iyi şekilde nasıl aşılabileceğini inceleyeceğiz.

1. Güvenlik Sorunları

IoT cihazlarıyla ilgili ilk ve en önemli sorun güvenliktir. Bağlanan her cihaz, bilgisayar korsanlarının ağlara sızması ve çökertmesi için bir giriş yolu ekler. Örneğin, 2016 yılında Amazon, CNN, PayPal, Reddit, Netflix, NYTimes ve Twitter gibi popüler şirketleri hedef alan ve milyonlarca IP adresini kapsayan DDoS saldırıları güvenliksiz bırakılmış IoT cihazları üzerinden gerçekleştirilmişti.

IoT cihazlarında güvenlik açıklarına yol açan çeşitli faktörler vardır. En yaygın olanları şunlardır:

·       BT personelinin IoT cihazlarıyla birlikte gelen varsayılan parolaları değiştirmemesi durumunda zayıf ve tahmin edilmesi kolay şifreler nedeniyle IoT cihazlarının kontrolü kolayca ele geçirilebilir.

·       IoT cihazlarının sınırlı hesaplama yetenekleri olduğu için güvenlik açıklarına karşı hassastırlar.

·       Güvensiz arayüzlerin ve eski bileşenlerin kullanılması saldırı alanını genişletir.

·       IoT cihazlarının son kullanıcıları genellikle güvenlik konusunda bilgi sahibi değildir ve bu da cihazlarını risk altına sokar.

IoT cihazlarının güvenliğini sağlamak için en iyi uygulamalar şunlardır:

·       Güvenlik yamalarını güncel tutun.

·       Bilgilerinizi şifreleyin.

·       Mümkün olduğunda çok faktörlü kimlik doğrulama kullanın.

·       Fabrika çıkışı gelen varsayılan parolaları güçlü parolalarla değiştirin.

·       Sık sık denetim yapın.

2. Birlikte çalışabilirlik

Birlikte çalışabilirlik, bilgisayar sistemlerinin birbirlerine sorunsuzca bağlanabilme ve veri alışverişi yapabilme kabiliyetidir. Uyumluluk sorunları, cihazların birbirleriyle etkileşime geçmesini veya veri paylaşmasını engelleyerek kurumların IoT'den tam anlamıyla faydalanabilmesinin önüne geçer.

Her biri kendi teknolojisine sahip IoT cihazlarının yaygın kullanımı, birlikte çalışabilmelerini zorlaştırır. Bu da entegrasyonun önündeki en büyük engeldir. IoT cihazları için ortak bir çerçeve çizebilmek kolay değildir.

IoT cihazlarının birlikte sorunsuz bir şekilde çalışabilmesi için şunlara dikkat etmek gerekir;

·       Birden fazla protokole sahip cihazları desteklemek.

·       IoT kurulumlarını birlikte çalışabilirliği göz önünde bulundurarak tasarlamak.

·       Farklı kullanıcı uygulamaları arasında daha fazla entegrasyon sağlamak için açık kaynaklı geliştirme protokollerini benimsemek.

3. IoT için düzenleme eksikliği

Uyumluluğunu kontrol etmek için her bir cihazı tek tek takip etmek zordur. İşletmelerin genişleyen IoT ortamlarını yönetebilmesine rehberlik eden bazı yasal düzenlemeler getirilmiştir. Bunların bazıları şunlardır:

·       2020'deki IoT Siber Güvenlik İyileştirme Yasası, ABD federal hükümetinin sahip olduğu IoT cihazları için güvenlik standartları belirlemiştir.

·       Yine ABD’de Oregon ve Kaliforniya gibi eyaletler IoT siber güvenlik yasalarını kabul etmiştir.

·       Avrupa Birliği, tüketici IoT ürünleri için ETSI EN 303 645 V2.1.1'i uygulamaya koymuştur.

·       Singapur, satıcıların ve son kullanıcıların IoT sistemlerini güvence altına almalarına yardımcı olmak için bir IoT Siber Güvenlik Kılavuzu yayınlamıştır.

Tüm bu yasalara rağmen IoT cihazlarında küresel olarak uygulanabilecek bir standart hala mevcut değildir. Bu nedenle, net kurallara sahip olana kadar, geliştiriciler ve üreticiler kendi politikalarını oluşturmak zorundadır. Bunu şu şekilde yapabilirler:

·       Gizlilik politikalarının ana hatlarını belirlemek.

·       Ağlarındaki güvenlik açıklarını belirlemek ve koruma için gelişmiş araçlar kullanmak.

·       Düzenli denetimler gerçekleştirmek.

·       İşgücünü IoT uyumluluk politikaları hakkında eğitmek.

·       Zigbee, Z-wave ve IEEE 802.11ah gibi IoT protokollerini benimsemek.

·       Bekleyen ve aktarılan verileri güvenli bir şekilde şifrelemek için açık anahtar altyapısı (Public Key Infrastructure) teknolojisini kullanmak.

4. Bağlantı Sorunları

IoT bağlantısı; sensörler, cihazlar, uygulamalar ve kullanıcı arayüzleri gibi IoT sistemlerinin çeşitli bileşenlerinin birbirleriyle nasıl iletişim kurduğu ile ilgilidir. Tüm bu unsurlar arasında iyi bir bağlantı olması, bir cihazdan, sensörden veya uygulamadan diğerine sorunsuz bir geçiş için çok önemlidir.

Inmarsat tarafından yapılan analizlere göre, işletmelerin %75'i potansiyel bağlantı sorunları nedeniyle IoT projelerine başlama konusunda çekimser kalıyor. Bu nedenle, IoT kuruluşlarının bağlantı sağlayıcılarını iyi incelemeleri ve iyi bir geçmişe sahip olanı seçmeleri gerekiyor.

McKinsey, IoT sistemleri arasında daha iyi bir bağlantı için aşağıdaki önlemleri öneriyor:

·       Tek bir platform üzerinden küresel kapsama alanı sağlayan tek bir mobil ağ operatörü veya mobil sanal ağ operatörü ile çalışın. Bu yaklaşım, birden fazla ağ operatörüne sahip olmanın getireceği karmaşıklıktan kurtulmanızı sağlayacaktır.

·       Akıllı mobil anahtarlama ve akıllı platform anahtarlamayı etkinleştirin. Akıllı mobil anahtarlama, IoT cihazlarının bir mobil ağ operatöründen diğerine zahmetsizce geçmesini sağlarken, akıllı platform anahtarlama cihazların "veri iletim gereksinimlerine bağlı olarak hücresel platformlar" arasında sorunsuzca geçiş yapmasına olanak tanır. Her ne kadar bunlar yeni ve henüz başlangıç aşamasında teknolojiler olsalar da büyük bir patlama yapma potansiyeline sahiptirler.

·       Sektörünüz hakkında uzman bilgisi olan ve gerektiğinde özelleştirilmiş planlar sunabilen tedarikçileri seçin.

5. IoT cihazlarının yönetimi

IoT cihaz yönetimi, IoT sistemlerinin karşılaştığı bir diğer zorluktur. IoT dağıtımları kurulduğunda, cihaz sağlığı ve diğer parametreler için düzenli olarak izlenmeleri gerekir. Tek bir kuruluşta sayıları muhtemelen binleri bulan çok sayıda cihaza hizmet vermek zordur. Özellikle de sensörler, ağ geçitleri, veri merkezleri ve buluttan oluşan IoT mimarisinin tamamı düşünüldüğünde durum daha da zorlaşır. Bununla birlikte, zorlukları aşmanın ve tüm IoT cihazlarından gerçek zamanlı bilgi almanın bazı yolları da vardır. Bunun için aşağıdaki konulara dikkat edebilirsiniz;

·       Çoğu yazılımla entegre olan ve geniş coğrafi alanlara yayılmış cihazlarınızı izleyen sağlam bir cihaz yönetim yazılımı kullanın.

·       Cihaz sağlığınızı aktif olarak izleyen ve cihaz filonuzun durumu hakkında gerçek zamanlı durum güncellemeleri sağlayan etkili bir gösterge paneli kullanın.

·       Pil ömrünü optimize eden ağları ve cihazları seçin.

6. IoT uzmanı açığı

IoT World Today'in 2020 IoT Benimseme Anketine göre, katılımcıların %45'i IoT dağıtımının önündeki birincil engelin yetenekli IoT personeli bulunamaması olduğunu söylüyor.  IoT oldukça yeni bir alan olduğu ve tüm IoT profesyonelleri bu alanda çalışmak için gereken becerilere sahip olmadığı için bu aslında beklenen bir durumdur.

IoT uzmanı açığı sorunuyla başa çıkmak için mevcut çalışanlarınıza eğitim programları düzenleyebilirsiniz. Çalışanlarınızın IoT dünyasındaki gelişmelerle senkronize olması ve bunun için de güncel kalmaları gerekir.

Dahili ekipleri desteklemenin yanı sıra, IoT alanında bilgili olan ve size uygun rehberlik sunabilecek harici kuruluşlarla da ortaklık kurabilirsiniz. Ayrıca, işe alım yaparken, yeni teknolojilere hızla uyum sağlayabilecek gerekli becerilere sahip adayları tercih edebilirsiniz.

İlgili Postlar

high tech eart

Çoklu Algılayıcı Sistemler: Çevresel İzleme ve Yönetim

27 Oca 2025

Dijital Dönüşüm
Başarı Hikayeleri
Teknik Destek ‍
444 5INV
444 5 468 ‍
info@innova.com.tr