Hızlı uygulama geliştirme yaklaşımı hakkında bilmeniz gereken her şey

Hızlı Mobil Uygulama geliştirme (Rapid Mobile App Development - RMAD), iOS ve Android cihazlarını destekleyen mobil uygulamalar oluşturulmasını sağlayan kodlama araçlarıyla gerçekleştirilir. Bu araçlar kod oluşturma, düzenleme ve sanallaştırma gibi görevlerde geliştiricilere kolaylıklar sunar.

Mobil ekosistem büyümeye devam ettikçe, uygulama geliştirme önemini artırıyor. Başlangıçta mobil uygulama geliştirme yalnızca tüketici uygulamalarına odaklanırken, günümüzde dijital girişimciliğin artmasıyla birlikte kurumsal mobil uygulamalar geliştirmek de çoğu kuruluş için önemli bir öncelik haline geldi.

451 Research tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, BT kuruluşlarının %50'si önümüzdeki iki yıl içinde pazara en az 10 mobil uygulama sunmayı planlıyor. İşletme içindeki mobil cihazların sayısının artmasıyla birlikte kurumsal uygulamalara olan talep de hızla artıyor. Ancak kurumsal uygulamaların güvenli istemci-sunucu altyapısına, kullanıcı dostu dağıtıma ve verimli yönetime sahip olması gerektiğinden aşılması gereken bazı zorluklar söz konusu. Hızlı uygulama geliştirme yaklaşımı sayesinde kurum içinde uygulama geliştirme pratiklerinin hızlanacağı, maliyetlerin en aza indirilebileceği ve dağıtımın kolayca artırılabileceğini söylemek yanlış olmaz.

Hızlı uygulama geliştirme nedir?

Hızlı mobil uygulama geliştirme, mobil platformlar için uygulama oluşturma sürecini hızlandırmak için düşük kodlu/ kodsuz (low-code ve no-code) programlama araçlarını kullanır. Bu programlama araçları, geliştiricilerin tüm uygulama geliştirme sürecini basitleştirir ve hızlandırır.

Kodsuz geliştirme ile asgari düzeyde kodlama bilgisine sahip kişiler de herhangi bir platform kullanarak uygulama geliştirebilir. Böylece uygulama oluşturmak için engin teknik bilgi gerekliliği bir ölçüde ortadan kalkar.

Hızlı Mobil Uygulama geliştirme (RMAD), kuruluşun bir mobil uygulamayı geliştirmek için platformu yalnızca bir kez satın alması ve tekrarlayan maliyetler olmaksızın daha fazla uygulama geliştirmeye devam edebilmesi nedeniyle uygulama geliştirmenin maliyetini düşürür.

RMAD nasıl çalışır?

RMAD, iOS ve Android gibi birçok cihazın işletim sistemi için mobil uygulamaların platformlar arası geliştirilmesine olanak tanıyan düşük kodlu/kodsuz araçlar kullanır.

Bir RMAD platformu ile geliştiriciler web, yerel ve hibrit uygulamalar oluşturabilir. Bir web uygulamasına internet ağı üzerinden web tarayıcısıyla erişebilirsiniz. Mobil uygulama için ise hedef mobil cihazın işletim sistemi ve donanımıdır. İşletim sistemi ve donanıma tam uyumluluk gösteren uygulamalar, seçilen dijital uygulama mağazalarında listelenmesi için Apple veya Google’a sunulabilir.

Hibrit uygulamalar ise hızlı ve düşük maliyetli bir süreçten geçer, native mobil uygulamaların aksine hazırlanan kalıbın farklı sistemlere uyarlanması mümkündür. Bu da son tüketiciye ulaşmada hızlı ve ekonomik bir süreç isteyenler için mükemmel bir fırsattır. Bu uygulamalar ayrıca melez ve karma gibi isimlerle de anılır.

Web ve karma uygulamalar geleneksel olarak JavaScript, HTML ve CSS'de kodlanmıştır. Yerel uygulamalar, mobil cihazın kullandığı dilde kodlanır. iOS cihazlar için Swift veya Objective-C, Android cihazlar için ise Java dili kullanılır. Ancak RMAD yaklaşımı düşük kodlu ya da tamamen kodsuzdur. Bu nedenle geliştiricilerin mobil cihazlar için çeşitli programlama dillerinde çok iyi olmasını gerektirmez.

Düşük kodlu ve kodsuz geliştirme platformları, aslında birer IDE'dir. Integrated Development Environment’in kısaltması olan IDE, yazılımcıların daha kolay bir şekilde uygulama kodlayabilmesi için geliştirilen yazılımlardır. Kullanıcılar böylece minimum kodlama bilgisiyle çapraz platform uygulamalar oluşturmak için bir grafik kullanıcı arabiriminde (GUI) sürükleyip bırakma yapabilir.

RMAD ekipleri, ön uçta kendilerine sunulan araçlara dayalı olarak bir uygulamanın işlevlerini ve özelliklerini belirlerken; arka uç ise özellikleri kodlara dönüştürür. RMAD araçları ayrıca uygulamanın veri tabanını programlama dilinde kodlamak yerine meta verileri kullanır.

Arka uç hizmetleri, RMAD aracının temelini oluşturur ve ön uç hizmetlerini destekler. RMAD araçlarında kullanılan arka uç sistemlerine örnek olarak bulut tabanlı veri tabanları, API'ler ve çevrimdışı veri senkronizasyonu verilebilir.

RMAD’nin faydaları

 RMAD platformunun uygulama geliştirmenin maliyetini ve karmaşıklığını azalttığını belirmiştik. Dolayısıyla sık uygulama geliştiren bir ekip için yatırım getirisi (Return on Investment - ROI) de sağlayabilir. Hatta ekibin işe alma gereksinimlerini ve stratejisini bile kökten değiştirebilir.

RMAD'nin faydalarını özetle şu şekilde sıralayabiliriz:

Düşük kodlu/kodsuz IDE'ler uygulamada geliştirme süresini hızlandırır çünkü geleneksel geliştirme metodolojilerine göre daha az kodlama yapılmasını gerektirir.

RMAD yaklaşımını benimseyen kuruluşlar, kodlama konusunda görece daha az deneyime sahip geliştiricilerle de çalışabilir.

Kuruluş bir RMAD platformu satın aldığında bunu uygulama geliştirmek için tekrar tekrar kullanabilir.

Veri senkronizasyonu gibi karmaşık hizmetler, işe alma ve ağ oluşturma RMAD ile geliştirme aşamasından soyutlanmıştır. NativeScript, JavaScript ve JSON gibi standart endüstri teknolojileri de soyutlanmıştır.

RMAD'nin sınırlamaları

RMAD’nin iş sürecini hızlandırması, ekonomik olması gibi birçok avantaj sunduğunu öğrendik. Ancak bu yaklaşımın sınırlamaları da vardır:

Geliştirilebilecek uygulamaların karmaşıklığı RMAD platformunun özellikleriyle sınırlıdır. Her platform da sağladığı şablon sayısı ve kabiliyetlerin ne kadar esnek olduğuyla sınırlıdır. Örneğin bir RMAD üreticisi web, yerel veya hibrit uygulamaların seçimi söz konusu olduğunda, bunlardan birini desteklemeyebilir.

RMAD sağlayıcıları güvenlik araçları sunmaz.

Geliştirme ekiplerinin süreç öncesinde farklı işlevlere sahip çok sayıda projenin nasıl yönetileceğini planlaması gerekir.

RMAD, kurumsal mobil uygulama geliştirme süreçlerini nasıl etkiler?

Kuruluşların RMAD'den önce kurumsal mobil uygulama platformlarını (Mobile Enterprise Application Platform – MEAP) kullanma seçeneği de var. SAP Mobile Platform gibi platformlar, birden fazla işletim sistemini destekliyor.

Belirli mobil cihazlar için uygulama oluşturma süreci kodlama dillerinde deneyim gerektirir. Düşük kodlu/kodsuz geliştirme platformu sağlayan RMAD yaklaşımıyla farklı deneyimlere sahip geliştiriciler mobil uygulamalar oluşturabilir, dağıtabilir ve yönetebilir. Uygulama geliştiricileri, MEAP'e kıyasla RMAD araçlarıyla eksiksiz bir ürünü minimum maliyetle daha hızlı bir şekilde ortaya koyabilir. Bazı durumlarda, hızlı prototipleme için RMAD IDE de kullanılabilir.

Bir işletme uygulamasının kullanılıp kullanılmayacağını görmek istiyorsa, geliştiriciler hızlı bir şekilde basit bir uygulama oluşturmak için RMAD IDE kullanabilir. Ardından, uygulama hedef kitlesi tarafından kullanılıyorsa geleneksel bir kodlama paradigması altında daha da geliştirilebilir ve nihai formuna ulaştırılabilir.

En iyi RMAD platformları

Günümüzün en popüler RMAD platformlarına MobileFrame, MobileSmith ve Alpha Software gibi örnekler verilebilir. Bunlar hem sıfır kodlu hem de düşük kodlu sürümlere sahiptir.

MobileFrame, mobil uygulamaları geliştirmek, test etmek ve dağıtmak için kullanılan kodsuz bir RMAD platformudur. Kullanıcıların kendi arayüzlerini tasarlamalarına olanak tanıyan MobileFrame, özellikle kurumsal mobil uygulamaların oluşturulması için geliştirilmiş bir sistem. Bu yazılım aynı zamanda yerel ve web uygulamalarının oluşturulmasını da destekliyor.

MobileSmith, birden fazla proje için özelleştirilmiş ve yeniden kullanılan AppBlocks adı verilen kod modüllerini kullanıyor. Bu aracı kullanarak iOS ve Android uygulamaları geliştirilebiliyor. İsteğe bağlı olarak veriler herhangi bir arka uç sistemde de kullanılabiliyor.

Alpha Software, kurumsal mobil uygulamaların geliştirilmesi ve dağıtımı için düşük kodlu bir RMAD platformudur. Bu araç, web tabanlı ve çapraz platform mobil uygulamaları da destekliyor. Çevrimdışı kullanılabilen uygulamalar geliştirilmesini de mümkün kılıyor.