31 Eki 2014
3 dk okuma süresi
Tam 9 haneden oluşan bu sayı, bu yazı kaleme alındığı gün, o ana dek dünya genelinde harcanmış enerjinin miktarını gösteriyor. Aslında dünyanın ‘ne yaktığını’ anlayabilmek için; Worldometers.info internet adresinden alınan MW/saat cinsindeki bu temsili rakama hiç gerek yok. Dünyanın enerjiye olan açlığını, uzaydan çekilmiş bir gece görüntüsüne baktığımızda kolayca anlayabiliyoruz.
Çalışma odanızda veya ofisinizde bazen telefonunuzu takacak priz bulamadığınız zamanlar mutlaka olmuştur. Bilgisayar, aydınlatma, yazıcı ya da telefon şarj aleti, her gün kullandığımız enerji tüketim araçları arasında yalnızca bireysel olanlar. Bunun yanında; her yıl binlerce otomobil üreten devasa fabrikaları, zetabayt’larca bilgiyi barındıran veri merkezlerini ya da milyonlarca müşteriye hizmet veren telekom operatörlerinin altyapılarını düşünün...
Hepsini topladığımızda, gerçekten çok ama çok enerji ediyor. Peki ya gelecekte ne olacak? Enerji sektörü hangi konulara odaklanacak?
1. Yenilenebilir enerji: Kullanılabilir enerji çeşitleri arasında yenilenebilir enerjinin payı giderek artış gösteriyor. Yüksek teknolojinin önemli yer tuttuğu yenilenebilir enerji kaynaklarının, 2030 yılında toplam enerji pastasındaki payının yüzde 38’e çıkması bekleniyor. 2010 yılında bu oranın yüzde 26 olduğunu hatırlatırsak, bahsettiğimiz gelişim gözümüzde daha net şekilde belirecektir.
2. Çeşitlendirilmiş Üretim: Günümüzde tek bir enerji kaynağına bağlı kalmak, gerek ekonomik gerekse stratejik açıdan çok mantıklı görünmüyor. Fosil yakıtlar ve yenilenebilir enerjinin kullanıcı hacimlerine göre yeniden tanımlanması, enerji trendleri içinde kendisine yer buluyor. Orta ölçekli müşteriler, yenilenebilir enerjiye yönelirken, ev kullanıcıları için de kendi enerjilerini üretebilecekleri bir gelecek öngörülüyor.
3. Akıllı Şebeke: Raporlara göre 2011 yılında dünyada 27 milyar dolar olan akıllı enerji yatırımı, 2017 yılında 125 milyar dolara yükselecek. Bu artış bize enerjiyi verimli kullanmanın, en az onu üretmek kadar önemli olduğunu gösteriyor. Akıllı enerji teknolojileri kapsamında uzaktan okunabilen akıllı sayaçlar kullanılmaya başlandı bile. Bu sayaçları okumak için personele ihtiyaç duyulmayacağından artık, ayda bir defa değil, çok daha kısa aralıklarla sayaç okuması yapılabilecek. Şu anda sayaçlar yılda 12 defa okunurken, bundan sonra yılda 35 bin defa okuma yapılabilecek. Enerji kaçaklarının ve oluşabilecek farklı risklerin de bu sayede ayrıntılı şekilde izlenmesi mümkün olacak.
4. Büyük Veri: Enerji tüketiminin devasa bir hacme ulaştığı günümüzde bu verileri analiz etmek yaşamsal öneme sahip. Yapılan bir araştırmada enerji sektörü devlerinin yüzde 78’inden fazlası, büyük veri analizinin öncelikli konularından biri olduğunu dile getiriyor. Dolayısıyla anlık veri analizi, enerji tedarikçileri ve müşteriler için farklı alternatifler oluşturmayı kolaylaştıracak. Araştırmanın detayları buradan inceleyebilirsiniz.
5. Makineler Arası İletişim (M2M): Doğru kişiye, doğru zamanda, doğru enerji kaynağını tedarik ederek enerjiyi daha verimli değerlendirmek mümkün. Enerji şirketlerinin müşteri ihtiyaçları karşısında sundukları çözümleri optimize etmesini kolaylaştıracak “makineler arası iletişim”le birlikte, daha verimli bir enerji arzı sağlanabilecek. Makinelerin üreteceği veriler ise verimlilik için önemli bir rol üstlenecek.
6. Kurumsal Mobilite: Giderek daha fazla şirket, mobil çalışma düzenine geçiyor. Çalışanların giderek daha fazla bir kısmı, mesai saatlerinin büyük bölümünü şirket dışında geçiriyor. Bu durum, enerji dünyasını da yakından etkiliyor. Sürekli hareket halinde olan çalışanların ulaşım için artan ihtiyaçlarından, mobil cihazların enerji ihtiyaçlarına kadar birçok konu; (işten ziyade) enerji alanındaki bu yaklaşımı yükselen bir trend haline getiriyor.
7. Veri Güvenliği: Akıllı şebekeler, bu yazının ve enerji dünyasının sıcak konularından biri. Buna bağlı olarak; akıllı şebekeler (smart grid) entegrasyonunda veri güvenliği de kritik önem arz ediyor. Akıllı enerji alanında gün geçtikçe nitelik ve nicelik olarak gelişen uygulamalar, akıllı sayaçların ve enerji tüketim dağılımının mahremiyeti gibi yeni kaygı başlıklarını hayatımıza katacak gibi görünüyor…
8. BT ve Operasyonel Teknolojinin Bütünleşmesi: Enerji dünyasında üretim ve tüketim aşamalarında belirgin şekilde ayrışan teknolojilerin, aynı amaç doğrultusunda bütünleşik bir hale gelmesi de enerji trendleri arasında yer alıyor. Operasyonel masrafların düşüşü ve artan verimlilik anlamına gelen bu sürecin, sektörün hizmet kalitesini de artırması bekleniyor.
Tüm bu trendler, gelişmeler ve parametreler, yakın gelecekte rekabeti verimlilik ile sağlayacak sonuç odaklı bir enerji sektörüne işaret ediyor. Bundan sonra, ister üretici olsun ister ise tüketici, enerji sektörünün tüm paydaşlarının yapması gereken artık büyük resme odaklanmak...
O büyük resim, global enerji tüketimini gösteren uydu fotoğrafına çok benziyor...
İlgili Postlar
Bulut maliyet yönetimi nedir?
31 Eki 2024
Dijital DönüşümYapay zeka şeffaflığı nedir?
28 Eki 2024
Dijital Dönüşüm