Çoklu bulut sistemleri için 2023 öngörüleri

coklu-bulut-sistemleri-icin-2023-ongoruleri

27 Şub 2023

3 dk okuma süresi

Dünyada süregelen jeopolitik riskler ve iklim değişikliği kaynaklı belirsizlikler nedeniyle, yakın geleceği daha net görebilmek isteyen kurumlar kendi stratejilerine uygun şekilde harekete geçmeye başlıyor. Özellikle son dönemde yoğun biçimde yaşanan tedarik zinciri sorunları, kurumları her zamankinden daha fazla sıkıntıya sokuyor. Şirketlerin devam eden belirsizlikleri azaltmak için bulut stratejilerine yönelik olarak atması gereken dört temel adım bulunuyor. 

1- Çoklu bulut evrimi

Araştırma şirketi Gartner’a göre 2025 yılına kadar kurum içi sunucu yatırımları ile bulut yatırımlarının tersine dönerek buluta yapılan harcamaların öne geçmesi bekleniyor. Buluta geçişin artarak devam etmesi ve bulut hizmetlerinin her ölçekten şirket tarafından benimsenmesi aslında şaşırtıcı değil.

Günümüzde pek çok işletme, BT hizmetlerini, operasyonlarını ve altyapılarını yönetmek için birden fazla bulut servisini aynı anda kullanıyor. Tedarik zinciri kısıtlamaları ve uzaktan yönetilen operasyonlar, birden çok bulut servisi kullanmayı gerektiriyor. Bu durum da kurumlar için iş süreçlerini yönetmede bazı zorlukları beraberinde getiriyor. Günümüzde bulut servisi sağlayıcıları bu durumun üstesinden gelmek için çeşitli çözümler sunuyor ancak bu gereksiz karmaşanın önlenmesi için şirketler ile hizmet aldıkları bulut sağlayıcıları arasındaki ortak hizmetlerin güçlendirilmesi gerekiyor. 

2- Siber direnci geliştirerek verileri korumak

İşletmelerin siber dayanıklılıklarını artırmalarının önemi, siber tehditlerde yaşanan artış göz önüne alındığında her zamankinden daha kritik bir seviyeye ulaştı. Artık dünyanın dört bir yanında uzmanlar, şirketlerin saldırıya uğrayıp uğramayacağını değil ne sıklıkla saldırıya uğrayacağını tartışıyor. İşletmeler, yılın 365 günü koruma ve hızlı veri kurtarma sağlamak için çeşitli BT çözümlerine yöneliyor. 

Günümüzde çoğu orta ve küçük işletmenin, siber tehditlere karşı ya tamamen savunmasız ya da  dayanıklılığının zayıf olduğu biliniyor. Geçmiş yıllarda bir şirketin siber savunma stratejisi, bir saldırıyı tahmin etmeye yönelikti. Bugün ise saldırı sırasında tepki vermek ve sonrasında hızlı bir şekilde toparlanmak odak noktası haline geldi. Tespit, koruma ve iyileştirme, 2023 yılında kurumların siber güvenlik stratejileri üzerinde önemli rol oynayacak. Bu süreçte küçük ve orta ölçekli işletmelerin, siber saldırılara karşı direnç sağlamak için hibrit çoklu bulutlara yönelik güçlü güvenlik altyapıları sunan tedarikçilere güvenmeleri gerekiyor. 

3- Sürdürülebilirliği bir iş zorunluluğu olarak kabul etmek

2023'te BT karar vericileri, kendi sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için tedarikçilerinden sürdürülebilirlik konusunda daha fazla şey talep edecek. Kurumlar, tedarikçilerinin değer zincirleri boyunca daha fazla sürdürülebilirlik elde ettiğini ve yenilik sunduğunu görmek isteyecekler.

Bulut sağlayıcıları ayrıca gelişmiş veri sınıflandırma yöntemleri sunmak zorunda kalacak. Böylece daha az kullanılan veriler, daha ekonomik depolama konumlarına taşınabilecek. Bazı verilerin yalnızca bir defa kullanılıp bırakıldığı düşünüldüğünde, kullanılmayan verilerin soğuk depolama birimlerine kaldırılması, küresel ısınmayı önleme çalışmalarına da destek olacak. 

4- Yetenek eksiklerini ele almak

Bulutun yaygınlaşması ve çoklu bulut ortamlarını yönetmede meydana gelen karmaşıklık, yetenekli çalışanları elde tutmak için kurumlar arasında ciddi bir rekabetin ortaya çıkmasına sebep oldu. Bu süreç, belli konularda kalifiye eleman bulmakta zorluklar yaşanması sonucunu getirdi. Günümüzde birden fazla bulut bir yana dursun, tek bir bulutu yönetme becerisine sahip yetenek bulmak bile son derece zor bir hale geldi. Birden çok bulutu yönetme becerisine sahip ekiplerin (geliştiriciler, mühendisler, mimarlar ve stratejistler) oluşturulması, gerekli tüm becerilerle donatılmış yetenek sayısı yetersiz olduğu için uzun zaman alabilir. Bu problemi aşmak için kurumların önünde 2 adım bulunuyor. İlk olarak yetişmiş profesyonelleri işe alacak şartları oluşturmaları gerekiyor. Kurumlar, halihazırda az sayıda bulunan yetenekleri kadrolarına katabilirlerse, kısa vadede rekabette de fark yaratabilirler. İkinci olarak ise işletmelerin mevcut ekip üyelerini, başarılı olmak için ihtiyaç duydukları becerilerle donatmaya yönelik eğitim programlarına yatırım yapmaları gerekiyor. Böylece kurum kültürüyle birlikte yetiştirdikleri yeteneklerden maksimum fayda elde edebilirler. 

Verilerini, güvenliklerini ve hibrit çoklu bulut altyapılarını nasıl yönetecekleri konusunda ileri görüşlü şirketler, yakın gelecekte rekabette zirveye yükselecek. Başlangıçtaki zorluklarına rağmen bulut, hemen her işletme için sonsuz olasılıkların kilidini açıyor. Doğru hibrit çoklu bulut yaklaşımını kullanarak, altyapı, uygulamalar ve verilerin potansiyel BT yükleri, değerli varlıklar haline gelecek. Bu sayede işletmeler, bulutun potansiyelini en iyi şekilde değerlendirecekler.

İlgili Postlar

Uretken-yapay-zeka-dijital-donusumu-nasil-etkiliyor

Üretken yapay zekâ günümüzde dijital dönüşümü nasıl etkiliyor?

30 Eki 2024

Dijital Dönüşüm
Başarı Hikayeleri
Teknik Destek ‍
444 5INV
444 5 468 ‍
info@innova.com.tr