25 May 2023
3 dk okuma süresi
İnsanların düşünme, öğrenme ve problem çözme yeteneklerini taklit etmeyi amaçlayan yapay zeka, bilgisayar sistemleri ve algoritmalardan oluşuyor. Son yıllarda hayatımızda aktif bir rol üstlenen yapay zekanın temelleri, 50’li yıllara dayanıyor. 80’lerde yapay sinir ağları ve derin öğrenme gibi farklı yaklaşımların ortaya çıkmasıyla yapay zeka araştırmalarında yeni bir dönem başladı. Bu yaklaşımlar, önceki ilkel uygulamaların aksine karmaşık problemlerin çözülmesine olanak tanıdı.
Günümüzde yapay zeka, her geçen gün gelişmeye devam eden bir araştırma alanıdır. Derin öğrenme, makine öğrenimi, doğal dil işleme ve robotik gibi alt dallar, yapay zekanın birçok uygulama alanına yayılmasını sağlıyor. Yapay zeka, otomotiv, sağlık, eğitim, hukuk, ticaret ve diğer birçok sektörde kullanılıyor ve gelecekte daha da yaygınlaşması bekleniyor.
Geçtiğimiz sene OpenAI firması tarafından tanıtılan ve yetenekleriyle büyük ilgi gören ChatGPT, günümüzde herkesin ulaşabileceği en popüler yapay zeka teknolojisi olarak gösteriliyor. Tahminlere göre aylık 100 milyonu bulan aktif kullanıcı sayısıyla, pek çok sosyal ağdan daha fazla kullanıcıya erişen ChatGPT, sadece kişilere değil kurumlara da hitap ediyor.
ChatGPT, işletmelere hangi noktalarda fayda sağlayabilir?
Son yıllarda bankacılık uygulamalarından e-ticaret sitelerine kadar birçok alanda sohbet robotları aktif biçimde kullanılıyor. Ancak hiçbiri, ChatGPT kadar insan benzeri yanıtlar vermeyi başaramıyor. Yapay zeka tabanlı doğal dil işleme modeli olan ChatGPT, tamamen insan benzeri iletişim kurabilmeyi amaçlıyor. Bu nedenlerle işletmelere pek çok noktada önemli faydalar sağlaması bekleniyor.
Müşteri ilişkileri personelleri ve sohbet robotları, ChatGPT’nin kolaylıkla yerini alabileceği çözümler arasında yer alıyor. Kurumlar müşterilerin sorularını yanıtlamak gibi çok ciddi bir iş yükünü yapay zekaya devrederek, verimlilik noktasında büyük bir avantaj elde edebilir. Böylece yöneticiler, çalışanlarını yalnızca insanların gerçekleştirebileceği görevlerde değerlendirebilirler.
Günümüzde müşteri ilişkilerinde başarılı markaların ortak noktası, müşterilerine özel yaklaşımlar ve çözümler sunabilmeleridir. ChatGPT, 7 gün 24 saat boyunca müşterilerden gelen talepleri karşılayabilir ve onlara kişiselleştirilmiş öneriler sunabilir. Bununla beraber topladığı müşteri verilerini, reklam ve pazarlama süreçleri için kullanabilir. Ayrıca iş kararlarına da rehberlik edebilir.
İşletmeler için en değerli hazine olan veriyi kullanışlı bilgilere dönüştüremeyen şirketler günümüz dünyasında rekabette geride kalıyor. ChatGPT, yüksek miktarlardaki verileri analiz edebilir, içgörüler oluşturup öneriler sunabilir. Böylece yöneticiler, çağın gereklerine uygun biçimde, veri odaklı kararlar alabilir. Ayrıca ChatGPT’nin analitik yetenekleri, tedarik zinciri yönetimi ve finansal planlama dahil olmak üzere karmaşık süreçleri gerçekleştirmeye, verimliliği artırmaya ve maliyetleri düşürmeye yardımcı olur.
ChatGPT, uygun maliyetlerle kurumlara ölçeklenebilir çözümler sunuyor. Veri doğruluğunu artırıyor, karar vermeyi geliştiriyor ve yaptığı her şeyi farklı dillerde de yapabiliyor.. Bütün bunlar ChatGPT’nin kurumlara kattığı avantajları işaret ediyor olsa da madalyonun bir yüzü daha var. ChatGPT kusursuz değil ve bazı beklenmedik dezavantajlar barındırıyor.
ChatGPT kusursuz değil
ChatGPT’nin kurumları karşıya karşıya getireceği ilk problem şüphesiz ki teknoloji bağımlılığıdır. Kişi ve kurumlar, ChatGPT’nin avantajlarından yararlandıkça, bu teknolojiye bağımlı hale gelebilirler. Daha da kötüsü bu durum, insan girdisine ve yaratıcılığına olan inancı da zayıflatabilir.
Gizlilik noktasında ortaya çıkan endişeler, ChatGPT’nin bir başka dezavantajıdır. ChatGPT’nin avantajlarından yararlanmak isteyen kişi ve kurumlar, bu teknolojiye hassas verilerini emanet etmek zorundalar. ChatGPT güvenli olsa da, bu veri ihlali riskinin sıfır olduğu anlamına gelmiyor. ChatGPT, hassas iş verilerine erişim gerektirir, bu nedenle işletme sahipleri bu bilgileri korumak için uygun güvenlik önlemlerine sahip olduklarından emin olmalıdır.
ChatGPT, yeni fikirler ve içerikler üretebiliyor olsa da bu onu gerçek manada “yaratıcı” olarak tanımlamaya yetmiyor. Zira ChatGPT gibi yapay zeka teknolojileri, duyguları anlayamayacağı için taklit etme yöntemini kullanıyor. Bu nedenle ChatGPT, hiçbir zaman insan yaratıcılığının yerini tutamayabilir. Bu noktada bir diğer problem de eğitim verileridir. Çünkü ChatGPT nasıl ve hangi verilerle eğitildiyse, ancak o veriler kadar tarafsız içerikler üretebilir. Dolayısıyla kurumlar, bu durumun bilincinde olmalı ve onu eğitmek için tarafsız veriler kullanmalıdır.
Son olarak ChatGPT’nin kurulumu kolay değildir. Bu sebeple BT departmanları ChatGPT’yi iş süreçlerine entegre edebilmek için danışmanlarla veya uzmanlarla çalışmalıdır.
Gelecekte ChatGPT işletmelere neler sağlayacak?
İş dünyasına yönelik yapay zeka çözümleri gibi ChatGPT de iş süreçlerinin dönüşmesine yardımcı olabilir. Rutin görevleri otomatikleştirme, gerçek zamanlı veri analizi sağlama, çok dilli destek ve veri doğruluğunu iyileştirme becerisiyle ChatGPT, işletmelerde zaman ve kaynakların yönetilme şeklini tamamen değiştirebilir. Gizlilik endişesi ve kurulum zorluğu gibi dezavantajları olsa da, ChatGPT’nin avantajları halen ağır basıyor. Ayrıca gelecekte ChatGPT’ye dair endişelerin giderilmesi de mümkün.
ChatGPT'nin gelecekte işletmelere pek çok noktada fayda sağlayacağı tahmin ediliyor. Ancak ne kadar fayda sağlayacağı, iş süreçlerine ne kadar entegre edileceğine bağlı olacaktır. ChatGPT ve benzeri yapay zeka uygulamaları, iş dünyasının geleceğini şekillendirmede büyük olasılıkla önemli rol oynayacaklar. Kurumlar ister müşteri memnuniyetini artırmak, ister yeniliği teşvik etmek veya rekabette öne geçmek için ChatGPT’nin avantajlarından yararlanacak. Hangi ölçekte olursa olsun ChatGPT, her seviyedeki işletmenin iş süreçlerini hızlandırıp, daha verimli hale getirecek yeteneklere sahip.
İlgili Postlar
Bulut maliyet yönetimi nedir?
31 Eki 2024
Dijital DönüşümYapay zeka şeffaflığı nedir?
28 Eki 2024
Dijital Dönüşüm